Uyarı!

Bu blogda sinema, kitap ve müzik ile ilgili yazılar bulabileceğiniz gibi; deli saçması üretimlerimizle de karşılaşabilirsiniz.

Yazarlar

The King of Limbs için Geri Sayım

2011/02/14




Yeni Radiohead albümünün ne zaman çıkacağı merakla beklenen bir detaydı ve müjde geldi, 19 Şubat 2011 Cumartesi, yeni albüm The King of Limbs şu adreste olacak. Pre-order süreci de başlamış durumda. Fiziki kopyaların dağıtımı ise Mayıs başında yapılacak. Albümden ilk şarkı, Lotus Flower için buraya.

Gogol Bordello @ İstanbul, 11 Mart 2011

2011/02/04


Mekan Babylon.

Deep Purple @ İstanbul, 18 Mayıs 2011


Deep Purple resmi web sayfasından konser haberini bugün doğruladı. Mekan Maçka Küçükçiftlik Park.

Whitesnake @ İstanbul, 10 Temmuz 2011


Bon Jovi ve Judas Priest ile birlikte, Kazlıçeşme'de bir dev daha sahneyi patlatacak. Whitesnake, 10 Temmuz 2011'de İstanbul'da.

Judas Priest @ İstanbul, 10 Temmuz 2011


8 Temmuz 2011 Bon Jovi İstanbul Konseri ile aynı festival dahilinde gerçekleşecek Judas Priest Konseri'nin kesin tarihi belli oldu. 10 Temmuz 2011 yani Whitesnake ile aynı gün, 2008 yılının ardından bir kez daha bu topraklarda izleyebileceğiz kendilerini. Sonisphere'da line-up kesinleşmeden bir diğer festivalin Bon Jovi ve Judas Priest gibi isimler açıklaması, herkesin bütçesini derinden sarsacak gibi :) Ayrıntıları ilerleyen günlerde aktarmaya devam edeceğiz.

One Mean Holiday Ballad


Son aramızı verdik okuldaki, kışlaya yaklaştıkça tansiyon artıyor haliyle. Bir yandan iş görüşmesi yapılan şirketler için hazırlanan deneme projeleri, diğer yandan körelmeye doğru giden İspanyolcanın tekrar belinin doğrultulması derken nasıl geçti anlamadık Eylül-Şubat maratonu. Bahsi geçen işleri rayına oturtmak ne kadar zor olsa da bir o kadar zevkliydi. Uğraştıkça daha fazla tat aldığım pek fazla şey hatırlamıyorum bunun gibi...

On gün civarı bir tatil armağan ettik kendimize şimdi de. Öncelikleri değerlendirmek için de son şansımız olacak artık. Sadece ben değil, benim durumumdaki pek çok kişi bu halde. Bu kadar yıl sadece şu an için eğitiliyoruz fakat karar için çokça duraksıyoruz her şeye rağmen. Okul dönemindeyken sürekli mezuniyet sonrası yapmayı düşündüğüm iş için yatırım yapmış olsam dahi halen kararsızım. Başka bir alana kaysam mı, yüksek lisans olayına girsem mi... sürekli aklıma takılan sorular. Başkasının fikirlerini duymak da yardım etmiyor kesinlikle, etraftaki herkes gerçek olamayacağını bildikleri şeyleri kovalıyorlar. Ecnebinin chasing the ghost olayı. Hayal kurmak iyi lakin dünya biraz daha farklı dönüyor okul dışına çıkınca.

Yazıyı okuyacak 18-21 yaş kesimi varsa şu sözümü iyi yerleştirin aklınıza; staj yapın, sürekli çalışın. Yaz tatilleri deniz, kum, güneş olmasın. Tamam bir ve ikinci sınıf kabul edilebilir ama sonrasında kocaman üç ayın, fazladan tatil olarak değerlendirdiğiniz her günü, size eksi olarak dönecek. Campus Jobbing, staj, yaz işleri... o kadar çok fırsat var ki değerlendirebileceğiniz, çıkınca kafanızı vurmayın sonra. Şu sıralar neredeyse tüm büyük şirketler staj duyurularını yayınlamış durumda, tahminimce şubat sonu-mart başına kadar son başvurularını almaktalar. Kariyer sitelerini takip edip, firma web sayfasından bulabileceğiniz İnsan Kaynakları birimine CV'nizi faks ya da mail bir şekilde ulaştırın. 10-15 günlük bir çalışmada dahi hayatınızı değiştirecek bir olayla karşılaşabilirsiniz. Son sınıfta okuyup "krediler nasıl derecelendiriliyor?" sorusunu soran bir ekonomi veya işletme öğrencisi olmazsınız böylece. Gerçi o çok başka bir yazının konusu olur; bizim jenerasyonun olayları ne kadar ciddiye aldığı gibi.

Neyse, bu kadar saçmalık yeterli sanırım.

Tatil dediğin böyle bir şey değildir aslında, kafayı boşaltmak yerine doldurma amaçlı oldu bizimkisi. Buna benzer zamanların içinde olan herkese kolaylıklar diliyorum.